- Harp çıktığı takdirde Amerika, bitaraflık siyasetini muhafaza edebilir mi!
''- İmkânı yok, Eğer harp çıkarsa, Amerika'nın milletler camiasında  işgal ettiği yüksek mevki her halde müteessir olacaktır. Coğrafi  vaziyetleri ne olursa olsun milletler birbirine bir çok rabıtalarla  bağlıdırlar.
Bundan başka, Amerika büyük ve kuvvetli, ve dünyanın her yerinde alâkası  olan bir devlet olduğundan kendisinin siyaset ve iktisadiyat cihetinden  ikinci derecede bir mevkie düşmesine aslâ müsaade edemez.''
- Milletler Cemiyeti'nin, sulhun muhafazası için müessir bir vasıta olduğunu zannediyor musunuz?
''- Milletler Cemiyeti, henüz kat'î ve müessir bir vasıta olduğunu ispat  etmemiştir. Diğer taraftan Milletler Cemiyeti bugün, bütün milletlerin,  müşterek gayenin tahakkuku için çalışabilecekleri yegâne teşkilâttır.
Şuna da kaaniim ki, eğer devamlı sulh isteniyorsa kütlelerin  vaiyetlerini iyileştirecek beynelmilel tedbirler alınmalıdır. İnsanlığın  heyet-i umumiyesinin refahı açık ve tazyikın yerine geçmelidir.
Dünya vatandaşları, haset, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde terbiye edilmelidir.''
- Türkiye'de Bolşevikliğin yayılmasından korkuyor musunuz?
''- Türkiye'de Bolşeviklik olmayacaktır. Çünkü Türk hükûmetinin ilk  gayesi, halka hürriyet ve saadet vermek, askerlerimize olduğu kadar,  sivil halkımıza da iyi bakmaktır.''
- Niye diktatör diye çağrılmaktan hoşlanmıyorsunuz?
''- Ben diktatör değilim. Benim kuvvetim olduğunu söylüyorlar. Evet bu  doğrudur. Benim arzu edip de yapamayacağım hiçbir şey yoktur. Çünkü ben  zoraki ve insafsızca hareket etmek bilmem. Bence diktatör, diğerlerini  iradesine râmedendir. Ben kalbleri kırarak değil, kalbleri kazanarak  hükmetmek isterim.''
- Mes'ut musunuz?
''- Evet, çünkü muvaffak oldum.''
(Cumhuriyet'ten: 21 Haziran 1935)
 
 
 
 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatı, anıları, fotoğrafları, nutukları, mektupları, devrimleri